İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanında uçuştan 3 saat önce buluşma ve check-in işlemlerimizin ardından Bergamo (BGY) uçuşumuzu gerçekleştiriyoruz. Bergamo’ya inişimizin ardından özel aracımız ile Cenova limanında bulunan gemimize transferimiz gerçekleşiyor.

İtalya’nın en büyük liman şehri olan Genova, gerek görkemli gerek denizcilik alanındaki öncü geçmişi gerekse günümüze kadar iyi korunmuş tarihi yapısıyla ve de zengin mimari yapılarıyla çok yönlü bir liman ve ticaret merkezidir. Kültür, tarih ve doğanın birleştiği bu kent bir çok ziyaretçiye ev sahipliği yapmaktadır.
Portofino : kuzeybatı bölgesinde Cenova 'ya bağlı bir belde. Rengarenk evlerin çevrelediği bir küçük limanı vardır. Bu küçük nüfuslu sahil beldesi Italya'nın ve Avrupa'nın en resimsel yerleşkelerinden biri olduğu genellikle kabul edilmektedir.

Fransa'nın liman kenti Marsilya, Akdeniz'e hâkim manzarası ile birçok medeniyetin izlerini sokaklarında taşıyor. Marsilya denince akla sabun geliyor. 16. yüzyıldan beri üretilen sabunlar, şehir sanayisinde önemli rol oynuyor. Önemli bir başka ürün ise zeytinyağı. Marsilya eşsiz güzelliği ve bağımısz kişiliği ile Fransa'nın New Orleans'ı olarak anılmaktadır. Paris'in iki katı büyüklüğündeki bu şehir bir çok ulustan insanların bir araya geldiği bu antik şehir interaktif bir görünüme sahiptir.

Barselona, Avrupa'da görülmesi gereken önemli yerlerden biri. Katalanların başkenti olan; göze çarpan mimarisi ve sanat tarzı ile ünlüdür. Yapımı yarım kalan Sagrada Familia Katedrali bu mimari tarzının en güzel örneğidir. Modern binalardan, Gotik mahallesine kadar hayat dolu bu şehir her zevke hitap edecek özellikte. Daracık sokaklarında sokak sanatı, sokakların açıldığı geniş meydanlarda ise heykel sanatı fışkırıyor! Müzeleri, eğlenceli pubları, alışveriş imkanları, futbol takımı, plajları ve kendine özgü yemekleri ile yaşayan bir şehir..

Yaz-kış çiçekli doğası, gizemli mağaraları, keskin uçurumları, masal dünyasını andıran sokaklarla ayrılmış farklı köy evleri ve Akdeniz'in zümrüt sularına açılan plajlarıyla Mallorca, Balear Adalarının kraliçesidir. İspanya'nın en büyük adasıdır ve doğu kıyılarında bulunur. Adanın ünü sahillerinden ve küçük mağralarından gelir. Şehrin devasa gotik katedralini ziyaret etmeli ve yerel halk tarafından La Seo adı verilen gül bahçesini görmelisiniz. Palacio Almudaina, Bellver Castle ve Drach Mağrası'nı ziyaret etmelisiniz.

Alicante Valensiya'nın güneyinde aynı adı taşıyan ilin merkezi olan şehir. Nüfusu 331.750 kişi olup tarihi bir Akdeniz limanına sahiptir. Şehir İspanya'nın en hızlı büyüyen şehirlerinden biridir. Ekonomisi turizme ve inşaat sektörüne bağlıdır.

Tarihsel dokusunu mümkün olduğunca bozmadan, yaşadığımız yüzyıla aktarabilmiş ve bu zenginliğini oldukça güzel bir şekilde sergiliyen Valensiya. Olağanüstü müzeleri, sanatsal birikimini yansıtıyor. Yetiştirdiği Santiago Calatrava, Jean Nouvel ve Frank Gehry gibi mimarlarla, kendine has ve muhteşem bir mimari tarza sahip.

Denizde seyir halinde geçireceğimiz günlerde gemimiz, size birçok farklı seçenek sunacak. Geminin açık ve kapalı havuzlarından, jakuzilerinden ve güneşlenme alanlarından faydalanabilir, gümrüksüz mağazalarda alışveriş yapabilirsiniz. Kumarhane deneyiminde şansınızı deneyebilir veya onlarca barda gerçekleşecek çeşitli müzik ve eğlencelerden keyif alabilirsiniz. Ayrıca gün boyunca çeşitli yemek alternatifleri de sizin için hazır olacak.

Tarihi liman kenti Livorno rönesansın doğduğu şehir olan Floransa'ya ve meşhur eğri kulenin bulunduğu Pisa'ya giriş kapınızdır. Floransa ; içinden geçen Arno Nehri çevresinde kurulmuştur. İtalyan Rönesansının doğum yeri olarak bilinen Floransa, kültürü ve mimarisiyle dünyaca ünlü bir turizm kentidir. Leonardo da Vinci ve Michelangelo bu tarihi şehirde yetişmiş dünyaca ünlü sanatçılardır. Kentin merkezindeki Piazza della Signoria (Signoria Meydanı), Neptün Çeşmesi, Michelangelo'nun ünlü heykeli David (kopya), Arno nehrinin üzerindeki Ponte Vecchio (Eski Köprü),kilisesi Santa Maria del Fiore (Duomo), Pitti Sarayı, Boboli Bahçeleri, Santa Maria Novella ve Bargello heykel müzesi.. görülmeye değer yerlerdir. Pisa ; 11.yüzyılda inşa edilen ve dört eseri barındıran meydan yılın dört mevsiminde binlerce insanla dolup taşıyor. Önce Katedral, sonra kule, vaftizhane ve son olarak da Campo Santo inşa edilmiş. Kulenin yapımına 1173 yılında başlanmış ancak tamamlanması 1372 yılını bulmuş. Yaklaşık 55 metre yüksekliğindeki kule sonradan eğilmemiş, daha yapım aşamasında üçüncü kat çıkılırken eğilmeye başlamış.

Gemide alacağımız kahvaltının ardından çıkış işlemlerimizi gerçekleştiriyoruz ve Roma Havalimanına transferimiz sağlanıyor.

Civitavecchia Limanı, “sonsuzluğun Şehri” Roma’ya açılan kapıdır.
ROMA : İtalya'nın başkentidir. Katoliklerin ruhani lideri Papa'nın yaşadığı bağımsız devlet Vatikan Roma şehrinde yer almaktadır. Mimari ve tarihi yönleriyle sizlere hitap edecek Roma'da Forum, Sistine Şapeli, Pantheon ve St.Peter Bazilikası görülmeye değer yerler arasındadır. İstanbul gibi Roma şehri 7 tepe üzerine kuruludur.